Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
Yayıncı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 932 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8
1804-1884 yılları arasında yaşayan Kara Halil Efendi, Osmanlı Devleti'nin yetiştirdiği son dönem ulemalarından biridir. Anadolu'nun küçük bir kasabasından Osmanlı payitahtına gelerek ilmiyenin en üst makamına kadar yükselmeyi başarmıştır. Dönemin önemli âlimleri arasında yer alması nedeniyle II. Abdülhamid tarafından şeyhülislam olarak atanmıştır. Ahmed Cevdet Paşa'nın hocalığını yapmış ve Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye'nin hazırlanmasında yer alarak Osmanlı hukukuna önemli katkılarda bulunmuştur. Ancak Sultan
200 TL.
Yukagirler, bilim camiası tarafından Sibirya'nın en eski halklarından biri olarak kabul edilen ve oldukça köklü geleneğe sahip bir topluluktur. Dünyayı ele alış biçimleri, ortaya koymuş oldukları ve onlara izafe edilen kültürel eserler o denli yaratıcı ve eskidir ki, XX. yüzyıl Yukagir kültüründe bile Neolitik kültürün etkilerini görebilmek mümkündür. Diğer topluluklardan izole olarak yaşadıkları bin yılı aşkın sürenin bir neticesi olarak dillerinin hangi dil ailesine ait olduğu dâhi henüz netleştirilememiş
200 TL.
Göktürk Dönemi'ne ait madeni eserlerin bir bütün hâlinde araştırılması günümüze kadar detaylı olarak yapılmamış bir konudur. Araştırmanın amacı, Türk Sanat Tarihi alanında incelenmesini gerekli olarak gördüğümüz Göktürk Dönemi'ne ait madeni eserlerin tanıtılması ve değerlendirilmesidir.
100 TL.
Tükendi
Yazıcı Murtaza, para kazanma umuduyla eşini ve çocuklarını geride bırakarak memleketinden yola çıkmış ve işi gereği uzun seyahatlerde bulunmuş sıradan bir Osmanlı kâtibidir. Başlangıçta hemşehrileri aracılığı ile İstanbul'da iyi bir büroya girmeyi ve bahtı yaver giderse saygın ve geliri bol bir makam elde etmeyi düşünmesine rağmen 18 yüzyılın ilk yıllarında Arnavutluk'tan Basra'ya kadar sürüklendiği zorlu bir memuriyetle yetinmek durumunda kalmıştır. Daha da acısı on yıl boyunca evine hiç uğrayamamış, ailes
200 TL.
Zümre-i Nâzenin bütün gönülleriyle Hz. Allah'ı, O'nun elçisi Hz. Muhammed Mustafa'yı ve Şah-ı Merdan Hz. Ali'yi ve Ehl-i Beyt-i Resulullah'ı sevenlerdir. Bektaşiler çok ince, hassas insanlar topluluğu anlamında bu tabirle anılmışlardır. Ayrıca Bektaşiler yasaklı yıllarda kendilerini gizlemek için bu tabiri kullanmışlardır. Tarihte silinmez izler bırakan Bektaşilik, Anadolu ve Balkanlarda geniş bir alanda yayılmıştır. Bu eserde Batı Anadolu'da Tire'de, Balkan coğrafyasında Babaeski, Selanik ve Köprülü'de Bek
200 TL.
Bu çalışma, Osmanlı ordusunun sefer sırasında (gidiş ve dönüş ile birliklerin toparlanması ve kışlak dâhil) ülke içinde geçilen güzergâhlarda halk ve çevreyle yaşadığı ilişki biçimleri üzerine odaklanmaktadır. Ana inceleme alanı ise ordunun sefer esnasında geçtiği yollar ve konakladığı menzillerde halka ve çevreye zarar verip vermediği, eğer zarar vermişse bunun düzeyi ve yönetimin bu durumu engellemeye yönelik çabalarıdır. Bunun yanında ordu ve halk arasında yaşanan ticaret, halkın davalarını ordu divanına
250 TL.
Su Kitabı'nda 13-19. yüzyıllarda su vakfetme, vâkıflar, vakfedilen su türleri, suyu insanlara ulaştırmak için inşa edilen (baca, bend, buzluk/karlık, cameşuy-hane, çeşme, hamam, havuz, kanat, kariz, kastel, köprü, kubbe, kuyu, maksem, musluk, sarnıç, savak, sebil-hane, su hazinesi, su kemeri, su terazisi, şadırvan gibi) mimari yapılar, görevli kişiler, vakfiye terminolojisi ortaya konmuştur. Osmanlı su rüsum pulları görselleriyle tanıtılmıştır. Patrona Halil isyanı sonrasında İstanbul hamam işletmeciliğine
600 TL.
Osmanlı Devleti, önemli liman şehirlerini ve kervan yolları üzerindeki ticari merkezleri fethedince buradaki adet, gelenek ve kanunları miras olarak aldı. Bunlar, fetihten sonra yapılan ilk tahrirlerde kanunnamelere kaydedildi. Bu kanunnameler incelendiğinde Osmanlıların eski dönemin izlerini taşıyan ticaret ile ilgili uygulamaları ve gümrüklerin işleyişini çok büyük değişikliklere gitmeden benimsediği görülmektedir. Ancak konunun bu yönünün yeterince çalışıldığını söylemek mümkün değildir. Erken dönem Osma
200 TL.
Kapıları seviyorum. Özellikle iffeti, onuru ve asaleti temsil eden iki kanatlı kapıları... Kapı iki kanatlı olmalı, tıpkı beyit gibi, kucaklamalı bütün yârânı, koruyup gözetmeli fukarayı ve garibi. Zira atalarımızdan öğrendiğimiz, ama unuttuğumuz hakikat şudur: Komşu kapısı, bazen sığınağı olur komşunun... Orada dertler paylaşılarak yele verilir; gam, kasavet dağılır, nedâmet tecrübeye tebdîl eder, umut kaleminin ucu açılır. Kapılar, inşa eder insanı. Evet, insan kapıda insan olur. Bu kapı, sadece hâne-i sa
100 TL.
Afîfe Hanım Sergüzeşti yazma eserlerin çoğaldığı, bağımsız koleksiyon ve kütüphanelerin yaygınlaştığı 18 yüzyılın son çeyreğinde yazıya geçirilmiş mensur bir halk hikâyesidir. Yazıya geçirildiği dönem ve sonrasında belirli bir okur ve dinleyici kitlesine ulaşan bu hikâye, gerek konusu gerek karakter seçimi ile hikâye geleneğinin sınırlarını zorlayan özgün bir anlatıdır. Hikâyede, namusunu korumak adına iktidar sahibi erkeklerle mücadele eden iffetli bir kadının başından geçen maceralar sıra dışı bir kurguyl
150 TL.
İnsanın zaman ve mekânla arasındaki ilişki gibi karmaşık bir yapı, beraberinde oldukça köklü bir düzenleme sistemini de getirir. Husule gelen bu muntazamın bilgi dağarcığının yazılı ve sözlü ürünlerine, Türk kültürünün - henüz bilinen- ilk metni olarak Göktürk Âbideleri'nden, günümüzde Türkiye sahasında ve Türk dünyasında uygulanan ve köklerini Türk kültürünün erken dönemlerinden alan çeşitli uygulamalar ve inanışlara kadar geniş bir üretim sahasında rastlamak mümkündür. Elinizde bulunan çalışma, iki
200 TL.
İnsanlığın evrende varlığını birey olarak idraki öyle anlaşılıyor ki sevgiden ziyade korkuyla gelişip belirginleşmiş olmalı... Korku kültü ve bu kültün her geçen gün daha da iyi anlaşılıp incelenen incelikleri maalesef bütün çağdaş yorum ve yayılımlarda öncelik tanınarak ön plana çıkarılan sevgi kavramı ve kültünü açık ara geride bırakacak bir nicelik ve nitelikte görünmektedir. Bu tartışmada korku kültünün en yaygın ve yüreklerimizdeki en derin kökleri ve en yalçın uçurumları yansıtan anlatılar olarak memo
300 TL.
Akademik hayatta alanına değerli katkı ve hizmetlerde bulunmuş olan akademisyenler için Armağan niteliğinde bir kitap çıkarma geleneği vardır. Bu vesileyle hem akademisyenlere olan vefa borcu ödenir hem de alana önemli bir eser kazandırılmış olur. İbni Sina'nın ifadesiyle Bilim ve sanat itibar görmediği ülkeyi terk eder sözünden aldığımız ilhamla bilim insanını emekli olmadan ve hayattayken ödüllendirmenin daha iyi çalışmalar yapmasına teşvik olacağı kanaatindeyiz. Bu amaçla hazırlanan elinizdeki eserde Tür
600 TL.
Bu çalışma, Osmanlı Devleti'nin Rumeli coğrafyasında önemli yerleşim merkezlerinden olan Manastır şehrinin 1839-1876 yılları arasındaki sosyal, ekonomik ve idari yapısını incelemektedir. Makedon kralı II. Filip tarafından Via Egnatia ticaret yolu üzerinde kurulan Heraklea kasabası, Manastır şehrinin temelini oluşturur. XIV. Yüzyıl sonlarında Osmanlı Devleti idaresine geçer. Rumeli bölgesinde önemli bir yerleşim merkezi durumunda olan şehrin bu önemi, Osmanlı hâkimiyetinde de artarak devam eder. 1839 Gülhane
400 TL.
Elinizdeki bu kitap, günümüzde büyük bir kısmı Türkiye Cumhuriyeti Devleti›nin sınırları dışında kalan Rumeli›yi, yerel bir gazetecinin gözünden görmemizi sağlıyor. Asır Gazetesi seyyar muhabiri Atıf Efendi'nin 1896'dan 1907'ye kadar Rumeli'nin her bir köşesini dolaşıp gözlemlerini gazetenin sütunlarına aktardığı seyahatnamesi araştırma eserler ve arşiv belgeleriyle tahkim edilerek titiz bir inceleme ve araştırmanın sonucunda okuyucuyla buluşuyor. Rumeli'nin dört bir yanından insan manzaralarını gözler önün
600 TL.
Bu çalışmada Osmanlı toprakları içerisinde Anadolu topraklarında inşa edilmiş ve işletilmiş bir sanayi tesisi olan Tokat Kalhanesi'ni incelemektedir. Kalhaneler metallerin ergitilerek cüruflarından ayrıldığı ve saflaştırıldığı tesislere verilen genel addır. Tokat Kalhanesi ise bakır madeninin saflaştırıldığı bir rafine tesisidir. 1888-1905 yılları arasında sattığı bakır haricinde sadece İstanbul'a gönderdiği saf bakır miktarı 1900 tondan fazladır. Tokat Kalhanesi çoğunlukla İstanbul'daki tophanenin, tersane
180 TL.
Tükendi
Ayrılık Kitabı; edebiyatımızın temel kaynaklarında -modern edebiyat, eski edebiyat, halk edebiyatında- ayrılığın bin bir çeşidini, acısını, zorluğunu ortaya koymakta, bu metinlerde ayrılığı nasıl ele aldığını incelemektedir. Ayrılığı ifade etmek için kullanılan sözcükler ve kalıp ifadeler -Kutadgu Bilig'den günümüze- dilin hangi kıvraklıkla ayrılığı dile getirdiğini göstermektedir. Hayattan ayrılık en keskin geçiş dönemidir. 1924'te yapılan Hayatınızın son deminde arzunuz nedir? anketi yapılmıştır. Neticesi
500 TL.
Pazar Kitabı; Göktür-Hun dönemi pazarlarını, Osmanlı dönemi pazarlarını, yabancı seyyahların gözüyle pazarlarımızı, günümüz pazarlarını; pazar, panayır, ordu pazarı, at pazarı, tuz pazarı, bit pazar gibi pazarların özelliklerini incelemektedir. Pazarın da bir hukuku vardır, ilişkileri denetleyen etik kuralları vardır. Malını pazarlayan pazarcının dili ve pazarlık dili sözlü kültürümüzün bir bahsidir. Türküler ve divan edebiyatı da pazarlardan söz etmiştir, pazar metaforunu kullanmıştır. Bulgaristan
400 TL.
Bu adam benim babam cümlesiyle başlayan güzel bir türkü vardır. Tabii ki benim babam, türküde tarif edilen babadan farklı. Ama ben de babamdan bahsettiğim zaman türküdeki kadar çilekeş, türküdeki kadar fedakar bir babadan söz ettiğimden emin olarak bahsederim. Babam, Müftü İsmail Cömert'e hatıralarını yazmasını ben tavsiye ettim. İlk okuyucusu benim. Evvela yaşarken okudum. Biz iki kardeştik, kardeşim Ayşenur'la ben. Anneciğim Havva Hanım bizim başımızdaydı. Babam, rahmetli anneciğimle birlikte o yokl
300 TL.
Harput ve Dersim yol güzergâhı üzerinde, Murat Nehri'nin hemen kıyısında kurulan Pertek kasabası doğal güzellikleri ve binlerce yıllık geçmişiyle bölgeyi ziyaret eden gezginleri büyüleyen bir mekân olmuş ve bu suretle tarihte adından söz ettirmiştir. Verimli topraklar ve zengin su kaynakları ile çevrili olan bu küçük kasabada her ev adeta kendi bahçesi içinde kurulmuştu. Süpürgeç Dağı'nın eteklerinden Murat Nehri'nin sahil kıyısına kadar uzanan bütün vadi birbirinden bağımsız bölük bölük orkide çiçekli evle
180 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 932 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8